Bir Lokma, Bir Hırka

Düzce Belediyesi ve İHH Düzce Şubesince başlatılan Suriye için "Bir Lokma, Bir Hırka" yardım kampanyasına destek amacıyla kente gelen Yıldırım, gazetecilere yaptığı açıklamada, Çeçenistan'da ve Moskova'da halkı öldüren, mücahitleri tuzağa düşüren Amerikan ajanlarının aynılarını Suriye'de de gördüklerini, tespitlerini yaptıklarını ve çok yakında basınla paylaşacaklarını söyledi.

Amerikan ajanlarının Suriye'de insanları öldürdüğünü iddia eden Yıldırım, "Bu insanlar oraya gelince haksız yere adam öldürüyorlar. Buradan Obama'ya sesleniyorum, Amerika böyle kirli işlere bugüne kadar imza attı. Yine mi atacaksınız? Suriye'de, Irak'ta isimleri belli olan bu ajanların varlığını bu millet bilmiyor mu sanıyorsunuz? Bir yandan direnişçilerin yanındaymış gibi görünüyorlar, bir yandan da insanları öldürüyorlar. Gözlerini oyuyorlar ve bunu da bahane eden birçok insan. 'bakın, direnişçiler birbirini öldürüyor' diyip Suriye halkına destek vermekten vazgeçiyor" diye konuştu.

Sağlıklı dağıtım için yardım koridorları açılması gerektiğini vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti:

"Dünyaya soruyorum, yardım koridorunu niçin açmıyorsunuz? İnsanlar aç, susuz kalırken, soğukta donarken dünyadaki egemenler sessiz kalıyor. Birleşmiş Milletler (BM), açıklama yapıyor. 'Bütün yardımlar Suriye rejimi üzerinden gitsin' diyor. Ben de size diyorum ki biz muhaliflerin olduğu yere götürebiliyoruz. Sizler BM olarak Esad yönetiminin olduğu yerlerde sağlıklı dağıtabiliyor musunuz? Bu yardımların sağlıklı dağıtılabilmesi için yardım koridorunun açılması ve hava sahasının bombalayan uçaklara kapatılması gerekiyor. Bunu gerçekleştiremezseniz Suriye halkını ölüme mahkum edersiniz." 

 "Suriye'de yaklaşık 250 bine yakın insanın öldü" diyen Yıldırım, hapiste tutulan kadın ve çocukların sayısının ise bilinmediğini söyledi.

Yerlerinden göç ettirilenlerin sayısının netleştirilemediğine dikkati çeken Yıldırım, bütün dünyanın yardımları sonlandırdığını, sadece Türkiye sınırından doğru dürüst yardım gittiğini aktardı.

"O nedenle Türkiye'yi teröre destek veren ülke olarak göstermeye çalışıyorar" diyen Yıldırım, şunları belirtti:

"Nedeni, Suriye'deki yetimin ve kadınların yanında olduğu için. Hepinizi uyanık olmaya davet ediyorum. Karşımızda İsrail'in, Amerika'nın, Suriye'deki bütün emperyalist güçlerin oyunu var. İstiyorlar ki Esad gittikten sonra Amerika'nın istediği yönetim gelsin. Türkiye halkı bütün sivil toplum kuruluşlarıyla kendine yapılan bu saldırıyı çok iyi bilmelidir. Şu anda Suriye sebebinden dolayı Türkiye Devleti'nin bütün kurumlarına saldırı vardır." 

İHH'nın Müslümanları bir araya getirdiğini ve karmaşaya çözüm üretmek için çaba harcadığını vurgulayan Yıldırım, Filipinler'de olduğu gibi Hristiyanlar ve Müslümanlar arasında da arabuluculuk yaptığını dile getirdi.

"Doğal olarak yeryüzünde bu konuma gelmiş olan aktörün karşısında İsrail ve siyonist güçler harekete geçti" diyen Yıldırım, şöyle konuştu:

"Biliyorsunuz, İsrail Dışişleri Bakanı açıklama yaptı. Dedi ki 'İHH, bizim için büyük bir tehdittir'. Doğrudur, biz İsrail için gerçekten tehditiz. Bu konuda da onur duyuyoruz çünkü İsrail, bütün dünya için tehdittir. İnsanlık için zararlı yapıyla mücadele etmek bizim için onurdur. Bu çerçevede İHH'nın terör listesine alınabilmesi için uluslararası birtakım iğrenç güçler ve Türkiye'deki uzantısı lejyonerler ve ispiyoncular en son MİT'e ait olduğu tespit edilen o tır üzerinden bize operasyon yaptı. İlk önce kendi gazetelerinde hemen bizi Batı'nın merkezlerine ispiyon ettiler. 

Onun için ispiyonculuktan herkes vazgeçsin, bu ülke çok önemlidir. İslam coğrafyasına büyük bir saldırı var. Bu ülkenin ayakta kalması lazım. Bu ülkeye yapılan bütün saldırılara herkes karşı koyacaktır. Bu ülkenin STK'larından biri olan İHH'yı terör listesine aldırma gayreti ve çabaları asla unutulmayacaktır. Suriye'de özgür olan günleri göreceğiz. Türkiye, bu saldırıları atlatacak. Bu yürüyüşle inşallah Mescid-i Aksa'da da namaz kılacağız."