Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (KFMİB) ve Fındık Tanıtım Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Edip Sevinç, yaptığı açıklamada, Türkiye’nin yeşil altını olarak bilinen fındıkta 2014-2015 sezonu ihracatının beklenenin üzerinde gerçekleştiğini söyledi. Geçen yılın aynı döneminde Türkiye’nin 222 bin 809 ton fındık ihraç ettiğini anımsatan Sevinç, “Geçen yıla oranla 38 bin ton, yani yüzde 17 civarında miktar bazında bir azalma olduğunu görüyoruz” dedi. Söz konusu dönemde fındıktan 1 milyar 614 milyon dolar gelir elde edildiğini vurgulayan Sevinç, “Bu yıl ise 184 bin 765 ton fındık ihracatı karşılığında 2 milyar 344 milyon dolar döviz elde edildi” diye konuştu.
Döviz bazında da yaklaşık yüzde 45 bir artışın olduğunun altını çizen Sevinç, “Miktar bazında yüzde 17’lik azalışa rağmen dolar bazında yüzde 45’lik bir artış var. Bu da son derece önemlidir” ifadesini kullandı.
Zirai Don Fiyatları Artırdı
Geçen yıl zirai donun etkili olmasının ardından rekoltenin düşük kaldığını hatırlatan Sevinç, şunları kaydetti: “Geçen yıl mart ayının son günlerinde etkili olan zirai donun ardından başta Doğu Karadeniz Bölgesi’nde olmak üzere rekoltede ciddi düşüş yaşandı. Yaşanan bu olayın ardından fiyatlar kademeli olarak sürekli arttı. Serbest piyasada fındığın kilogram fiyatı 20 lira seviyelerini aştı. Doğal olarak bu da ihracata yansıdı. Az rekolte fiyatların sürekli artmasına neden oldu. Dolayısıyla fiyat yüksek olunca bu ihracat da yansıdı. Az fındık ihracat etmemize karşın çok döviz elde edilmesi bundan kaynaklandı.” Rakamların ortada olduğunu ancak yine de iyi analiz yapılması gerektiğine işaret eden Sevinç, “Çünkü Türkiye’de yaklaşık 900 bin tonluk bir üretim kapasitesinin halen daha var olduğunu düşünüyoruz. İhracattaki miktar bazındaki azalmanın ileride karşılaşacağımız yüksek rekolteler durumunda sıkıntı doğuracağını bilmemiz gerekir. İhracatçılar olarak her zaman için dövizdeki artışın yanı sıra miktarda da artış olmasını istiyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Ciddi Sıkıntılar Doğurur
“Miktarda artış olmaması ciddi sıkıntılar doğurur” diyen Sevinç, şöyle devam etti: “Öncelikle dünya tüketiminin azalması ve fiyatların aşırı artması, Türkiye dışındaki alternatif ülkelerin fındık üretiminin artmasına ve teşvikine sebebiyet verebilir ama bundan daha önemlisi fındık kullanan sanayici ve tüketicinin fındıklı ürünler geliştirmekten vazgeçmesi ve tüketimin de azalması söz konusu olabilir. Bizim fındık ihracatçıları olarak sürekli söylediğimiz şey, Türkiye’de 1 milyon ton fındık da olsa biz bunu satacak kapasitedeyiz. Önemli olan tüketimin artırılmasıdır. Eğer bu sağlanabilirse o zaman gelecekte yüksek rekolteler bizi hiçbir şekilde endişeye sevk etmeyecektir.”
TAKA
Döviz bazında da yaklaşık yüzde 45 bir artışın olduğunun altını çizen Sevinç, “Miktar bazında yüzde 17’lik azalışa rağmen dolar bazında yüzde 45’lik bir artış var. Bu da son derece önemlidir” ifadesini kullandı.
Zirai Don Fiyatları Artırdı
Geçen yıl zirai donun etkili olmasının ardından rekoltenin düşük kaldığını hatırlatan Sevinç, şunları kaydetti: “Geçen yıl mart ayının son günlerinde etkili olan zirai donun ardından başta Doğu Karadeniz Bölgesi’nde olmak üzere rekoltede ciddi düşüş yaşandı. Yaşanan bu olayın ardından fiyatlar kademeli olarak sürekli arttı. Serbest piyasada fındığın kilogram fiyatı 20 lira seviyelerini aştı. Doğal olarak bu da ihracata yansıdı. Az rekolte fiyatların sürekli artmasına neden oldu. Dolayısıyla fiyat yüksek olunca bu ihracat da yansıdı. Az fındık ihracat etmemize karşın çok döviz elde edilmesi bundan kaynaklandı.” Rakamların ortada olduğunu ancak yine de iyi analiz yapılması gerektiğine işaret eden Sevinç, “Çünkü Türkiye’de yaklaşık 900 bin tonluk bir üretim kapasitesinin halen daha var olduğunu düşünüyoruz. İhracattaki miktar bazındaki azalmanın ileride karşılaşacağımız yüksek rekolteler durumunda sıkıntı doğuracağını bilmemiz gerekir. İhracatçılar olarak her zaman için dövizdeki artışın yanı sıra miktarda da artış olmasını istiyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Ciddi Sıkıntılar Doğurur
“Miktarda artış olmaması ciddi sıkıntılar doğurur” diyen Sevinç, şöyle devam etti: “Öncelikle dünya tüketiminin azalması ve fiyatların aşırı artması, Türkiye dışındaki alternatif ülkelerin fındık üretiminin artmasına ve teşvikine sebebiyet verebilir ama bundan daha önemlisi fındık kullanan sanayici ve tüketicinin fındıklı ürünler geliştirmekten vazgeçmesi ve tüketimin de azalması söz konusu olabilir. Bizim fındık ihracatçıları olarak sürekli söylediğimiz şey, Türkiye’de 1 milyon ton fındık da olsa biz bunu satacak kapasitedeyiz. Önemli olan tüketimin artırılmasıdır. Eğer bu sağlanabilirse o zaman gelecekte yüksek rekolteler bizi hiçbir şekilde endişeye sevk etmeyecektir.”
TAKA
Yorum Gönder