Trabzonspor, Yargıtay kararı sonrasında hukuki sürece resmen başladı. Bordo mavili takımın Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu ve Avukat Nusret Yılmaz, Avukat Hakan Orhan, Avukat Erdem Egemen, Hukukçu Atilla Dilaver geçtiğimiz günlerde İstanbul'da bir görüşme yapmış yol haritası belirlemişti. Trabzonspor bugün UEFA ve FIFA'ya 2010-2011 sezonu için resmî başvuruda bulundu.
Trabzonspor Kulübü resmi internet sitesinden şu açıklamayı yaptı:
"KİRLİLİK VE ŞİKE ORTAYA ÇIKTI"
"Türkiye Süper Ligi 2010-2011 sezonundaki kirlilik ve şike, 3 Temmuz 2011 tarihinde ortaya çıkarılmıştır.
Temmuz 2011'den beri; Türk, Avrupa ve dünya futbol ailesi sadece UEFA ve FIFA Statüleri ve Disiplin Talimatlarının değil, aynı zamanda hukukun temel ilkelerinin de Türkiye'de çiğnendiğine şahitlik etmektedir.
"MANİDAR BİR DİRENÇ GÖSTERİLİYOR"
Türkiye Süper Ligi'nde 2010-2011 sezonunda yapılan şikeyi makul şüphenin ötesinde kanıtlayan: Ceza Mahkemesi ve Yargıtay kararlarına, ilk etik kurulu raporuna, binlerce sayfa telefon görüşmesine, para havalelerine ve son olarak yakın geçmişteki UEFA ve CAS disiplin cezalarına rağmen; Türkiye'de hukuk ilkelerine karşı "manidar bir direnç" gösterildiğine şahitlik etmekteyiz.
"SUÇ ÖRGÜTÜNE CEZA VERİLMEDİ"
UEFA ve FIFA tüzüklerinde açık biçimde ortaya konan amaçlara rağmen; bunların ihlali, Türkiye Futbol Federasyonu tarafından usulüne uygun şekilde kovuşturulmamıştır. Daha da ötesi; Türkiye Futbol Federasyonu disiplin talimatı tadil edilmiştir, disiplin ve tahkim heyetlerinin üyeleri değiştirilmiştir; disiplin kararları, yanlış tercüme edilmiş CAS kararları içermektedir ve esaslı bir hukuki temeli bulunmayan ikinci bir etik kurul raporu hazırlanmıştır. UEFA ve CAS kararlarının ardından, Türkiye Futbol Federasyonu'na yaptığımız başvuru reddedilmiştir. Sonuç olarak; şikeye ve mahkûm edilmiş suç örgütüne karşı hiçbir etkin disiplin müeyyidesi uygulanmamıştır.
"FIFA VE UEFA'YA GEREKLİ BAŞVURU YAPILDI"
Hatırlatmak isteriz ki; UEFA ve FIFA Tüzükleri uyarınca; üye federasyonlar fair-play ilkelerine uygun olarak sadakat, bütünlük ve sportmenlik ilkelerine ihtimam göstermeli, ayrıca UEFA ve FIFA Tüzük, talimat ve kararlarına uymalıdırlar. Bu meyanda, Kulübümüz 31 Ocak 2014 tarihinde UEFA ve FIFA'ya başvurmuştur. Başvuruda, Trabzonspor; UEFA ve FIFA organlarından: Türkiye Futbol Ligi'ne doğrudan müdahale etmelerini ve Türkiye Futbol Ligi'nde 2010-2011 sezonunda gerçekleştirilen şikeden sorumlu kulüp ve kişilere müeyyide uygulamalarını ve Trabzonspor'un Türkiye Süper Ligi 2010-2011 sezonunun şampiyonu olarak tescil ve ilan edilmesi için gerekli tüm adımların atılmasını talep edilmiştir.
"2010-2011 ŞAMPİYONU Trabzonspor'DUR"
Tüm futbol ailesi bilmektedir ki, Türkiye Süper Ligi 2010-2011 sezonunun şampiyonu Trabzonspor'dur, Trabzonspor haklarından şike yoluyla mahrum bırakılmıştır ve bazı futbol yetkililerinin cüretli çabalarına rağmen (!) hakkına hukuken kavuşacaktır.
Trabzonspor Kulübü; uğradığı zararın tazmini için yetkili ulusal ve uluslararası kurum ve kurullara karşı Türkiye ve İsviçre mahkemeleri nezdinde talep ve dava hakkını saklı tutar."
Trabzonspor Kulübü resmi internet sitesinden şu açıklamayı yaptı:
"KİRLİLİK VE ŞİKE ORTAYA ÇIKTI"
"Türkiye Süper Ligi 2010-2011 sezonundaki kirlilik ve şike, 3 Temmuz 2011 tarihinde ortaya çıkarılmıştır.
Temmuz 2011'den beri; Türk, Avrupa ve dünya futbol ailesi sadece UEFA ve FIFA Statüleri ve Disiplin Talimatlarının değil, aynı zamanda hukukun temel ilkelerinin de Türkiye'de çiğnendiğine şahitlik etmektedir.
"MANİDAR BİR DİRENÇ GÖSTERİLİYOR"
Türkiye Süper Ligi'nde 2010-2011 sezonunda yapılan şikeyi makul şüphenin ötesinde kanıtlayan: Ceza Mahkemesi ve Yargıtay kararlarına, ilk etik kurulu raporuna, binlerce sayfa telefon görüşmesine, para havalelerine ve son olarak yakın geçmişteki UEFA ve CAS disiplin cezalarına rağmen; Türkiye'de hukuk ilkelerine karşı "manidar bir direnç" gösterildiğine şahitlik etmekteyiz.
"SUÇ ÖRGÜTÜNE CEZA VERİLMEDİ"
UEFA ve FIFA tüzüklerinde açık biçimde ortaya konan amaçlara rağmen; bunların ihlali, Türkiye Futbol Federasyonu tarafından usulüne uygun şekilde kovuşturulmamıştır. Daha da ötesi; Türkiye Futbol Federasyonu disiplin talimatı tadil edilmiştir, disiplin ve tahkim heyetlerinin üyeleri değiştirilmiştir; disiplin kararları, yanlış tercüme edilmiş CAS kararları içermektedir ve esaslı bir hukuki temeli bulunmayan ikinci bir etik kurul raporu hazırlanmıştır. UEFA ve CAS kararlarının ardından, Türkiye Futbol Federasyonu'na yaptığımız başvuru reddedilmiştir. Sonuç olarak; şikeye ve mahkûm edilmiş suç örgütüne karşı hiçbir etkin disiplin müeyyidesi uygulanmamıştır.
"FIFA VE UEFA'YA GEREKLİ BAŞVURU YAPILDI"
Hatırlatmak isteriz ki; UEFA ve FIFA Tüzükleri uyarınca; üye federasyonlar fair-play ilkelerine uygun olarak sadakat, bütünlük ve sportmenlik ilkelerine ihtimam göstermeli, ayrıca UEFA ve FIFA Tüzük, talimat ve kararlarına uymalıdırlar. Bu meyanda, Kulübümüz 31 Ocak 2014 tarihinde UEFA ve FIFA'ya başvurmuştur. Başvuruda, Trabzonspor; UEFA ve FIFA organlarından: Türkiye Futbol Ligi'ne doğrudan müdahale etmelerini ve Türkiye Futbol Ligi'nde 2010-2011 sezonunda gerçekleştirilen şikeden sorumlu kulüp ve kişilere müeyyide uygulamalarını ve Trabzonspor'un Türkiye Süper Ligi 2010-2011 sezonunun şampiyonu olarak tescil ve ilan edilmesi için gerekli tüm adımların atılmasını talep edilmiştir.
"2010-2011 ŞAMPİYONU Trabzonspor'DUR"
Tüm futbol ailesi bilmektedir ki, Türkiye Süper Ligi 2010-2011 sezonunun şampiyonu Trabzonspor'dur, Trabzonspor haklarından şike yoluyla mahrum bırakılmıştır ve bazı futbol yetkililerinin cüretli çabalarına rağmen (!) hakkına hukuken kavuşacaktır.
Trabzonspor Kulübü; uğradığı zararın tazmini için yetkili ulusal ve uluslararası kurum ve kurullara karşı Türkiye ve İsviçre mahkemeleri nezdinde talep ve dava hakkını saklı tutar."
Yorum Gönder