Eski CHP Genel Başkanı ve CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, beraberinde Antalya Milletvekilleri Osman Kaptan ve Arif Bulut ile Çorum Milletvekili Tufan Köse ve İl Başkanı Cengiz Atlas ile Oğuzlar Belediye Başkanı Orhan Ateş ve Mecitözü Belediye Başkanı Ünal Yavuz'u ziyaret ederek, seçimlerdeki başarılarından dolayı tebrik etti.
Baykal, ziyaretlerde basın mensuplarının Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin sorularını yanıtsız bıraktı.
Daha sonra beraberindekilerle 1 Haziran Pazar günü belediye başkanlığı seçimleri yenilenecek olan Ortaköy ilçesine bağlı Aşdağul beldesine giden Baykal, partisinin belediye başkan adayı Dursun Uzunca'nın seçim irtibat bürosu önünde vatandaşlara hitap etti.
Daha sonra beraberindekilerle 1 Haziran Pazar günü belediye başkanlığı seçimleri yenilenecek olan Ortaköy ilçesine bağlı Aşdağul beldesine giden Baykal, partisinin belediye başkan adayı Dursun Uzunca'nın seçim irtibat bürosu önünde vatandaşlara hitap etti.
Konuşmasına, "Alandaki kadınlar, erkeklerden fazla. Kadınlar meydana çıktıysa belediye seçimi kazanılmış demektir" sözleriyle başlayan, Baykal, beldede, 1 Haziran'da yeniden yapılacak seçimlerin önemine değindi.
Baykal, Türkiye'de kendisini de vatandaşları da rahatsız eden olaylar yaşandığını, gördükleri ve duyduklarından dolayı büyük bir üzüntü yaşadığını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Ülkemize yakışmayan manzaralar var. Hepinizin yüreğini kanatan, bizi yaralayan görüntüler, suçlamalar, tartışmalar var. Değerli arkadaşlarım, bu iyi bir gidiş değil. Türkiye giderek daha rahatlığa, ferahlığa doğru ilerliyor diyebiliyor muyuz? Maalesef. Gerginlik, ayrışma, çatışma, kutuplaşma her geçen gün daha ileri bir noktaya gidiyor değil mi? Böyle bir ayrışmayı, çatışmayı haklı kılacak bir neden var mı?
Türkiye'de huzur içinde, yüzlerce yıl yaşamış olan insanlarımızı ayırıp birbirine düşürmenin, birbirine karşı tahrik etmenin, en yetkili ağızlardan düşmanlık tohumlarını vatandaşın yüreğine, aklına kazımaya çalışmanın bu memleketin hayrına olduğunu düşünmek mümkün mü? Siz akşamları iktidar yetkililerinin o kızgın ve suçlayıcı konuşmalarını dinleyince rahat ediyor musunuz? Allah aşkına o konuşmaları haklı kılan bir taraf var mı? O suçlanan insanlar bu memleketin evlatları değil mi? Ortada neyin kavgasını yapıyoruz? Bizi birbirimize düşürmek, devlet yönetmek olabilir mi? Devlet yönetmenin anlamı, birbirimizi kucaklar hale getirmek, dayanışmamızı, sevgimizi artırmak, geleceğe yönelik huzur ve güven duygumuzu artırmak olmalıdır."
AA
Yorum Gönder