Bakan Yılmaz: Teknoloji engel tanımaz

Çeşitli ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere Sinop'a gelen Bakan Yılmaz, Vali Yavuz Selim Köşger'i makamında ziyaret etti.

Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, askeri birliklerin büyükşehirlerde olmasının doğru bir durum olmadığını söyledi.

"Bölgesel kalkınmışlık farklarını da en aza indirmek için silahlı kuvvetlerimizin, biraz daha küçük illere, bu kalkınmanın az olduğu, çıkmaz sokak niteliğini kazanan illere gönderilmesi gerekir" ifadelerini kullanan Yılmaz, "Sinop bunlardan birisidir, Artvin olabilir, Iğdır olabilir, Kars olabilir, Yozgat dahi olabilir. Yozgat Anadolu'nun ortasında ama o da gelişmemiş, hala göç veriyor. Cazibe merkeziyseniz göç alıyorsunuz, cazibe merkezi değilseniz göç veriyorsunuz. Genelkurmay Başkanlığımız bir çalışma yapıyor. Bize bir master planı sunacak. O master plan değerlendirilecek, ondan sonra uygulamaya geçilecek" diye konuştu.

Bir gazetecinin, "Füze Deneme Üssü'nün çalışmaları kapsamında önemli bir yol kat edilebildi mi' sorusu üzerine Yılmaz, şöyle dedi:

"Şu anda Türkiye 300 kilometre menzilli füzelerini denedi, hem lazer güdümlü olan hem de balistik füzelerimizi. İyi bir noktada gidiyoruz. ROKETSAN diye Türk Silahlı Kuvvetleri Vakfımıza ait bir şirketimiz var, dolayısıyla dışarıdan da ortakları var, iyi bir noktadayız, adım adım gidiyoruz. Buradaki denemelerde şu ana kadar başarıya ulaştık. Demek ki 300 kilometreye kadar hem lazer güdümlü seyir füzesi diyoruz hem de balistik füzemiz var. Bu füzelerin şimdi daha da menzilini uzatmak için çalışıyoruz, iyi bir netice alacağımızı umuyorum." 

"Menzili Rusya'ya kadar uzatabilir miyiz" sorusu üzerine Yılmaz, "Öyle demeyelim, yani bir komşumuzu tehdit etmeye gerek yok. Yani şunu daha önce sayın Başbakanımız biliyorsunuz, Bilim Teknoloji Yüksek Kurulu toplantısında 'pekala menzili bin kilometrenin üzerine çıksa isabet olur' dedi.  Bunlar savunma sistemi genelde, dolayısıyla biz kendi ülkemizi koruyabilecek her türlü tedariki yapar, sağlarız" ifadelerini kullandı.

Bakan Yılmaz, bir gazetecinin "Karadeniz açıklarında bir Rus uçağının Türk hava sahasını ihlal ettiğini" söylemesi üzerine, şöyle konuştu:

"Uluslararası uygulamada her ülke, bazı ülkenin nasıl ki deniz sularını, kara sularını ihlal ettiği gibi havadan da, fır hattını ihlali söz konusu olabiliyor. Türkiye'nin Suriye'nin hava sahasını ihlal etmesi gibi... Suriye, helikopteriyle bizimkini ihlal etti. Bazen bizimkiler de ihlal edebilir. Çünkü pilotların bir anlık dalgınlığı olabilir veya dikkatsizliği olabilir. Uluslararası bu birbirini ihlal etme normaldir. Tabi onlar geldiğinde bizimkiler de karşı uçuşlarını yaparaktan yani adeta 'bilgim dahilindedir, ben de hazır durumdayım' şeklinde bir mesaj vermedir. Devletlerin bu gibi durumlarda hoşgörülü davranması gerekir. Zaten bir uyarı verilir."

Gazetecilerin "Twitter'a tedbir amaçlı erişimin engellenmesine" ilişkin görüşlerini sorması üzerine Bakan Yılmaz, şunları söyledi:

"Teknoloji bir engel tanımaz. Bizim Twitter'da veya Facebook'ta veya bu tip sosyal medya araçlarından beklediğimiz şey nedir, Amerikan hükümetine nasıl davranıyorsan, bize de öyle davran. Yani bizi ikinci sınıf vatandaş gibi görme. Obama'ya biliyorsunuz, birisi Twitter üzerinden bir tehdit mesajı gönderdi değil mi, mahkum oldu. Bizde her gün küfür oluyor, oysa normal hayatta ne suçsa bu sanal alemde de her şey, aynısı suçtur, hakaret etme olmaz. Dolayısıyla tek istediğimiz şu, kendi Amerikan hükümetine, yasalarına ne kadar saygılıysan, onların taleplerini ne kadar yerine getiriyorsan, bizim mahkemelerimizin de taleplerini o kadar yerine getirirsen bu problem ortadan kalkar. Çünkü birkaç mahkeme kararı alınmış, Twitter'a, yani ilgili birime gönderilmiş, kendileri ise 'bu mahkeme kararı bizi ilgilendirmez' gibi diyor, fakat bunu Amerika'ya demiyor, çok net bunu İngiltere'ye de demiyor, Almanya'ya da demiyor, bunu Çin'e de demiyor. Herhalde Türkiye'ye de dememesi gerekir diye düşünüyoruz.  Aksi halde 'siz dikkate almazsanız bizi, biz de sizi dikkate almayız' diyorlar."

 Bakan İsmet Yılmaz, bir gazetecinin,"Erişimin engellenmesi, sosyal medyada hükümete karşı yapılan seçim propagandalarını engellemek amaçlı bir adım olarak değerlendiriliyor" sözleri üzerine şunları kaydetti:

"Değildir, Türkiye'de yüzlerce radyo var, belki binlerce radyo var. İkincisi, mesaj serbest. Akşam baktım Twitter kapanmışsa, dns numaralarını değiştirerek pekala yine mesaj gönderebilirsiniz, Twitter dediğiniz mesaj gönderme değil mi? Mesajları engelleyebiliyor musunuz, yok, mümkünatı yok. Gazeteniz var, basınınız var, televizyonunuz var. 24 saat hükümetin aleyhine sadece muhalefet olsun diye çıkan televizyonlar, gazeteler var. Bence kimsenin kendi fikrini aktaramıyorum, duyuramıyorum diye bir kaygıda olması doğru değildir, gerçeği yansıtmaz. En son biz bir yasal düzenleme yaptık. Bu içerik çıkarımı, eğer Twitter bu içeriği çıkarırsa, Twitter serbest kalacak ama 'çıkartamam' diyor. 'Kusura bakma çıkartamazsan hukuk ihlaline bizim de müsaade etmemiz mümkün değildir' deniyor, bu hukuka uygundur."