Fizik Tedavi Merkezi, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof.Dr. Gülçin Gülşen, alışkanlıkların doğrudan omurilik sağlığını etkilediği belirterek, "Her gün uzun saatlerce ayakta kalma ve çoğunlukla erkeklerin arka ceplerinde cüzdan taşıma ve üzerine oturma alışkanlıklarının yaşam boyu devam etmesi durumunda omurganın yanlış pozisyonda tutulmasına bağlı kayma meydana gelebilir. Erkekler bu yüzden siyatik ağrısı çekebilir" dedi.
Siyatik ağrısının bacaklardaki sinir boyunca yayılan önemli bir ağrı çeşidi olduğunu belirten Gülşen, “Genellikle alt bel bölgesinde başlayan siyatik siniri ağrısı, uyluk kemiğinin arka ve yanında belirir, kalçanın içine doğru hareket eder. Ağrı ayak ve ayak parmaklarını da içine alır. Vücudun her iki tarafında bulunan bu sinirlerde ortaya çıkan ağrılar için siyatik hastaları genellikle sadece bir tarafında ağrı hissediyorum' tanımını yapar" diye konuştu.
Prof. Dr.Gülçin Gülşen, “Ağrının yanısıra bu rahatsızlığın en bariz belirtileri bacaklarda uyuşukluk, yanma, karıncalanma, kas zayıflığı, hareket zorluğu ve kontrolsüzlüktür. Bu belirtileri gösteren hastalar genellikle zorlanarak oturma ve hareket etme şikayetinde bulunurlar" şeklinde konuştu.
İŞTE SEBEPLERİ
Siyatik ağrısının erkek ve kadın ayrımı yapmadığını ifade eden Prof.Dr. Gülçin Gülşen, rahatsızlığın nedenlerini şöyle sıraladı:
“Ana neden yaşam süresinin bir döneminde siyatik sinirine iç ve dış etkenlere bağlı baskı ve tahriştir. Lomber olarak adlandırılan sinirler (alt omurganın dışarı kısmındaki sinirler) üzerinde sıkışma olabilir. Siyatik kökleri bel omurgası diskleri içine kadar uzanır ve bir diskte çıkıntı(herniasyon) olması durumunda sıkışma meydana gelir. Bu da ağrıya neden olur. Bu sebepten kaynaklı bir ağrı Spinal Dekompresyon tedavi yöntemiyle başarılı bir şekilde tedavi edilebilir. Bazı kimselerde doğuştan omurga darlığı olabilir. Bu da yine sinirlere baskı yaparak ağrıya neden olur. Ağrıyı geçirme amacıyla bilinçsiz şekilde siyatik sinir köküne yapılan ovma ve masaj sinire zarar vererek daha kötü sonuçlar doğurabilir. Tahriş olan sinirlerin ve omurganın yeniden organizasyonu, ayak bakım başta olmak üzere farklı tedavi yöntemleri sonuç verebilir".
Şiroterapi bakımın omurga yaralanmalarında disklerin tedavisi ve özellikle kas spazmını azaltmak ve kas gücünü artırmak için uygulandığını belirten Gülşen, “Hamileliğin son dönemlerinde omurga yükünün artması, rahmin siyatik sinir baskısı oluşturması, vücuttaki hormon değişikliğiyle kas spazmı, hareketsizlikle birlikte kas zayıflığı rahatsızlıkları ortaya çıkar. Hamileler için oldukça güvenli bakım olan şiroterapi ile kadınlar vücutlarıyla yeniden barışarak, siyatik ağrısını azaltır ve hatta bir süre sonra ağrı ortadan kalkar" dedi.
"AĞRI KESİCİLER KALICI ÇÖZÜM DEĞİL"
Değişik sebeplerden siyatik ağrısı çeken hastaların ilk olarak ağrı kesici, kas gevşetici benzeri ilaç tedavisine başvurduğunu ifade eden Prof.Dr Gülçin Gülşen, ağrının sebebi göz önünde bulundurulduğunda bunun geçici bir rahatlama sağlarken kalıcı çözüm olamayacağını belirtiyor. Gülşen, ‘ Tahriş olmuş ve baskı gören bir sinirin ağrısını ilaç maskeleyebilir, ama ağrı geçmez bir süre sonra nükseder. Hastalar çekinmeden merkezimize başvurabilirler. Siyatik ağrısının belirtileri olabilecek bel bölgesinde şişkin disk, spinal stenoz, spinal artrit, veya faset sendromu teşhisi konulursa, ameliyatsız tedavi yöntemi olan Spinal Dekompresyon ile başarılı bir şekilde ağrılarından kurtulabilirler. ‘dedi. Gülşen Spinal Dekompresyon ile sadece ağrılı bölgede zarar görmüş disklere uygulama yapıldığını, ilaç içermeyen bir tedavi yöntemi olduğunu belirtiyor. Cerrahi olmayan bu yöntemle siyatik ağrısında gerçek bir iyileşme sağlanabilir vurgusu yapıyor.
Siyatik ağrısının bacaklardaki sinir boyunca yayılan önemli bir ağrı çeşidi olduğunu belirten Gülşen, “Genellikle alt bel bölgesinde başlayan siyatik siniri ağrısı, uyluk kemiğinin arka ve yanında belirir, kalçanın içine doğru hareket eder. Ağrı ayak ve ayak parmaklarını da içine alır. Vücudun her iki tarafında bulunan bu sinirlerde ortaya çıkan ağrılar için siyatik hastaları genellikle sadece bir tarafında ağrı hissediyorum' tanımını yapar" diye konuştu.
Prof. Dr.Gülçin Gülşen, “Ağrının yanısıra bu rahatsızlığın en bariz belirtileri bacaklarda uyuşukluk, yanma, karıncalanma, kas zayıflığı, hareket zorluğu ve kontrolsüzlüktür. Bu belirtileri gösteren hastalar genellikle zorlanarak oturma ve hareket etme şikayetinde bulunurlar" şeklinde konuştu.
İŞTE SEBEPLERİ
Siyatik ağrısının erkek ve kadın ayrımı yapmadığını ifade eden Prof.Dr. Gülçin Gülşen, rahatsızlığın nedenlerini şöyle sıraladı:
“Ana neden yaşam süresinin bir döneminde siyatik sinirine iç ve dış etkenlere bağlı baskı ve tahriştir. Lomber olarak adlandırılan sinirler (alt omurganın dışarı kısmındaki sinirler) üzerinde sıkışma olabilir. Siyatik kökleri bel omurgası diskleri içine kadar uzanır ve bir diskte çıkıntı(herniasyon) olması durumunda sıkışma meydana gelir. Bu da ağrıya neden olur. Bu sebepten kaynaklı bir ağrı Spinal Dekompresyon tedavi yöntemiyle başarılı bir şekilde tedavi edilebilir. Bazı kimselerde doğuştan omurga darlığı olabilir. Bu da yine sinirlere baskı yaparak ağrıya neden olur. Ağrıyı geçirme amacıyla bilinçsiz şekilde siyatik sinir köküne yapılan ovma ve masaj sinire zarar vererek daha kötü sonuçlar doğurabilir. Tahriş olan sinirlerin ve omurganın yeniden organizasyonu, ayak bakım başta olmak üzere farklı tedavi yöntemleri sonuç verebilir".
Omurilik veya sinir kökleri üzerine baskı yapan bir tümörün siyatik ağrısı kaynağı olabileceğini söyleyen Gülşen, “Bel bölgesindeki muhtemel bir tümör kalçadan ayaklara kadar ağrıya neden olabilir. Böyle bir tümörün varlığına dair diğer belirtiler ise, mesane ve bağırsak kontrolünün kaybı, ya da kas güçsüzlüğüdür" dedi.
Şiroterapi bakımın omurga yaralanmalarında disklerin tedavisi ve özellikle kas spazmını azaltmak ve kas gücünü artırmak için uygulandığını belirten Gülşen, “Hamileliğin son dönemlerinde omurga yükünün artması, rahmin siyatik sinir baskısı oluşturması, vücuttaki hormon değişikliğiyle kas spazmı, hareketsizlikle birlikte kas zayıflığı rahatsızlıkları ortaya çıkar. Hamileler için oldukça güvenli bakım olan şiroterapi ile kadınlar vücutlarıyla yeniden barışarak, siyatik ağrısını azaltır ve hatta bir süre sonra ağrı ortadan kalkar" dedi.
"AĞRI KESİCİLER KALICI ÇÖZÜM DEĞİL"
Değişik sebeplerden siyatik ağrısı çeken hastaların ilk olarak ağrı kesici, kas gevşetici benzeri ilaç tedavisine başvurduğunu ifade eden Prof.Dr Gülçin Gülşen, ağrının sebebi göz önünde bulundurulduğunda bunun geçici bir rahatlama sağlarken kalıcı çözüm olamayacağını belirtiyor. Gülşen, ‘ Tahriş olmuş ve baskı gören bir sinirin ağrısını ilaç maskeleyebilir, ama ağrı geçmez bir süre sonra nükseder. Hastalar çekinmeden merkezimize başvurabilirler. Siyatik ağrısının belirtileri olabilecek bel bölgesinde şişkin disk, spinal stenoz, spinal artrit, veya faset sendromu teşhisi konulursa, ameliyatsız tedavi yöntemi olan Spinal Dekompresyon ile başarılı bir şekilde ağrılarından kurtulabilirler. ‘dedi. Gülşen Spinal Dekompresyon ile sadece ağrılı bölgede zarar görmüş disklere uygulama yapıldığını, ilaç içermeyen bir tedavi yöntemi olduğunu belirtiyor. Cerrahi olmayan bu yöntemle siyatik ağrısında gerçek bir iyileşme sağlanabilir vurgusu yapıyor.
Yorum Gönder