Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şubesi ekipleri, yaklaşık 2 yıl önce merkez Yıldırım ilçesi Ortabağlar Mahallesi'ndeki bir işyerine düzenlediği baskında, 3 bin adet korsan CD ele geçirdi.
Olayla alakalı olarak oğlu ile birlikte adli mercilere sevk edilen 66 yaşındaki Selahattin Bilgi, hiç bir ilgisi olmamasına rağmen yeni evlenen oğlunu korumak için suçu üzerine aldı.
Kendi üzerine kayıtlı olan dükkanı, kendisinin işlettiğini söyledi. Devam eden yargılama sonunda Bursa 2. Asliye Ceza Mahkemesi, yaşlı adamı 7 bin 900 lira para cezasına çarptırdı. Para belirlenen sürede ödenmeyince Bilgi hakkında, tutuklama kararı çıktı.
Kaldığı huzurevine gelen polislerin sırtında önce emniyete ardından da adliyeye sevk edilen Bilgi'ye sağlık sorunları sebebiyle infaz hakimliği her gün karakola giderek, imza atma şeklinde tedbir uygulanmasına hükmetti.
Polislerin sırtında kaldığı huzurevine getirilen yaşlı adamın erken yaşta eşini kaybetmesi üzerine 3 çocuğuna hem anne hem babalık yaptığı, son zamanlarda da sokakta kalmaya başladığı ifade edildi.
Sokaklarda geçirdiği kalp krizi sonucu ölmek üzereyken hastaneye kaldırılan ve 100 gün ölümle pençeleşen adamın, taburcu olunca sahip çıkan kimsesi olmadığı için huzurevine yerleştirildi.
Hastanede uzun süre tedavi gördüğü için belinde kireçlenme oluşan ve bu yüzden yürüyemeyen Bilgi'ye doktorlar, kemik erimesi teşhisi koydu.
''OĞLUMUN SUÇUNU ÜZERİME ALDIM''
Yaşadıklarını anlatırken, her şeye rağmen şükrettiğini ifade eden Bilgi, hiç bir şekilde çocuklarına kırgın olmadığını söyledi. Yaklaşık 2 yıl önce polislerin oğluna ait dükkandaki kaçak CD'leri ele geçirdiğini ifade eden Selahattin Bilgi, ''Polisler bana dükkanın kimin olduğunu sordular. Ben de hem dükkanın hem de ele geçirilen CD'lerin bana ait olduğunu söyledim. Oğlumun suçunu, ben üzerime aldım. Fakat polisler beni serbest bıraktı. Oğlum ise bir gece nezarette tutulduktan sonra sevk edildiği adli makamlarca serbest bırakıldı. Bende bu olaydan sonra bir daha ne adliyeye gittim. Ne de beni götüren oldu'' dedi.
Kaldığı huzurevine gelen polisler tarafından gözaltına alındığını anlatan Bilgi, ''İfademin olduğunu söylediler. Meğer hakkımda mahkeme, kesinleşmiş para cezası vermiş. 7 bin 165 lirayı yatırmam lazımmış. Beni adliyeye götürdüler. Denetimli Serbestlik Bürosu'na başvurup, sağlık durumumla alakalı dilekçe yazdım. Ve Denetimli Serbestlik Bürosu bana, her gün karakola gidip, imza atmam şeklinde tedbir uyguladı. Bu süre boyunca da bu parayı yatırmam gerektiği söylendi. Ben bu parayı yatıramayacağıma göre, nasıl olacağını bilmiyorum'' diye konuştu.
''HUZUREVİNDEKİLER BENİM HERŞEYİM''
Huzurevindeki huzurun çok iyi olduğunu kendisine çok iyi bakıldığını ifade eden Bilgi, yaşadığı onca şeye rağmen çocuklarına karşı hiç bir kırgınlığının olmadığını tekrarlayarak sözlerini şöyle sürdürdü:
''Huzurevindeki insanlar çok iyi. Bana yardımcı oluyorlar. Yemeğimi yiyip giyinebiliyorum. Yıkayıp, bakımımı yapıyorlar. Ben bu parayı ödemezsem ne olacak? Cezaevinde kalmaya yaşım da müsait değil. Yaşlandım ve rahatsızım. Bu parayı ödeyemezsem cezaevinde nasıl yatacağımı düşünüyorum. Başka tutacak dalım yok. Çocuklar zaten yok. Onların ne iş yaptığını bile bilmiyorum. Sadece dükkanı kapattıklarını biliyorum. Onlara karşı hiç bir kırgınlığım yok. Onları ben büyüttüm. Anneleri 1978 yılında öldü. 35 sene boyunca ben onlara hem annelik hem babalık yaptım. Kolay değil bu. Huzurevindekiler benim her şeyim. Onlar benim anam babam. Yiyeceğimden giyimime hepsini veriyorlar. Benim başka hiç bir şeye ihtiyacım yok. Benim tek derdim bu sıkıntıdan kurtulmak. Başka hiç bir şey istemiyorum''.
Selahattin Bilgi'nin Pazartesi'den itibaren görevliler nezaretinde her gün bağlı bulunduğu karakola gidip imza atmaya başlayacağı ifade edildi.
Olayla alakalı olarak oğlu ile birlikte adli mercilere sevk edilen 66 yaşındaki Selahattin Bilgi, hiç bir ilgisi olmamasına rağmen yeni evlenen oğlunu korumak için suçu üzerine aldı.
Kendi üzerine kayıtlı olan dükkanı, kendisinin işlettiğini söyledi. Devam eden yargılama sonunda Bursa 2. Asliye Ceza Mahkemesi, yaşlı adamı 7 bin 900 lira para cezasına çarptırdı. Para belirlenen sürede ödenmeyince Bilgi hakkında, tutuklama kararı çıktı.
Kaldığı huzurevine gelen polislerin sırtında önce emniyete ardından da adliyeye sevk edilen Bilgi'ye sağlık sorunları sebebiyle infaz hakimliği her gün karakola giderek, imza atma şeklinde tedbir uygulanmasına hükmetti.
Polislerin sırtında kaldığı huzurevine getirilen yaşlı adamın erken yaşta eşini kaybetmesi üzerine 3 çocuğuna hem anne hem babalık yaptığı, son zamanlarda da sokakta kalmaya başladığı ifade edildi.
Sokaklarda geçirdiği kalp krizi sonucu ölmek üzereyken hastaneye kaldırılan ve 100 gün ölümle pençeleşen adamın, taburcu olunca sahip çıkan kimsesi olmadığı için huzurevine yerleştirildi.
Hastanede uzun süre tedavi gördüğü için belinde kireçlenme oluşan ve bu yüzden yürüyemeyen Bilgi'ye doktorlar, kemik erimesi teşhisi koydu.
''OĞLUMUN SUÇUNU ÜZERİME ALDIM''
Yaşadıklarını anlatırken, her şeye rağmen şükrettiğini ifade eden Bilgi, hiç bir şekilde çocuklarına kırgın olmadığını söyledi. Yaklaşık 2 yıl önce polislerin oğluna ait dükkandaki kaçak CD'leri ele geçirdiğini ifade eden Selahattin Bilgi, ''Polisler bana dükkanın kimin olduğunu sordular. Ben de hem dükkanın hem de ele geçirilen CD'lerin bana ait olduğunu söyledim. Oğlumun suçunu, ben üzerime aldım. Fakat polisler beni serbest bıraktı. Oğlum ise bir gece nezarette tutulduktan sonra sevk edildiği adli makamlarca serbest bırakıldı. Bende bu olaydan sonra bir daha ne adliyeye gittim. Ne de beni götüren oldu'' dedi.
Kaldığı huzurevine gelen polisler tarafından gözaltına alındığını anlatan Bilgi, ''İfademin olduğunu söylediler. Meğer hakkımda mahkeme, kesinleşmiş para cezası vermiş. 7 bin 165 lirayı yatırmam lazımmış. Beni adliyeye götürdüler. Denetimli Serbestlik Bürosu'na başvurup, sağlık durumumla alakalı dilekçe yazdım. Ve Denetimli Serbestlik Bürosu bana, her gün karakola gidip, imza atmam şeklinde tedbir uyguladı. Bu süre boyunca da bu parayı yatırmam gerektiği söylendi. Ben bu parayı yatıramayacağıma göre, nasıl olacağını bilmiyorum'' diye konuştu.
''HUZUREVİNDEKİLER BENİM HERŞEYİM''
Huzurevindeki huzurun çok iyi olduğunu kendisine çok iyi bakıldığını ifade eden Bilgi, yaşadığı onca şeye rağmen çocuklarına karşı hiç bir kırgınlığının olmadığını tekrarlayarak sözlerini şöyle sürdürdü:
''Huzurevindeki insanlar çok iyi. Bana yardımcı oluyorlar. Yemeğimi yiyip giyinebiliyorum. Yıkayıp, bakımımı yapıyorlar. Ben bu parayı ödemezsem ne olacak? Cezaevinde kalmaya yaşım da müsait değil. Yaşlandım ve rahatsızım. Bu parayı ödeyemezsem cezaevinde nasıl yatacağımı düşünüyorum. Başka tutacak dalım yok. Çocuklar zaten yok. Onların ne iş yaptığını bile bilmiyorum. Sadece dükkanı kapattıklarını biliyorum. Onlara karşı hiç bir kırgınlığım yok. Onları ben büyüttüm. Anneleri 1978 yılında öldü. 35 sene boyunca ben onlara hem annelik hem babalık yaptım. Kolay değil bu. Huzurevindekiler benim her şeyim. Onlar benim anam babam. Yiyeceğimden giyimime hepsini veriyorlar. Benim başka hiç bir şeye ihtiyacım yok. Benim tek derdim bu sıkıntıdan kurtulmak. Başka hiç bir şey istemiyorum''.
Selahattin Bilgi'nin Pazartesi'den itibaren görevliler nezaretinde her gün bağlı bulunduğu karakola gidip imza atmaya başlayacağı ifade edildi.
Yorum Gönder