Erzurum Vakıflar Bölge Müdürü Kenan Ünğan, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün ülke genelindeki tüm vakıf eserlerini yeniden ayağa kaldırdığını söyledi.
Ünğan, Erzurum Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nün hizmet alanının Bayburt'un da içinde yer aldığı 7 il ve 59 ilçeden müteşekkil olduğunu belirterek, "Bayburt ilimizde 10 tane camimiz var. Bunlardan 6 tanesi tescilli, 4 tanesi 'yeni cami' dediğimiz statüdeki camilerimiz. Bu camilerden şu ana kadar iki tanesinin restorasyonunu tamamladık. Bunlardan bir tanesi Ulu Cami, bir tanesi de Yakutiye Camisi. Yine Zahit Efendi Camisi'nin de restorasyonunu inşallah Kurban Bayramı'na yetiştirmeye çalışıyoruz" diye konuştu.
Merkeze bağlı Konursu köyünde bulunan ve yörenin nadir ahşap el işçiliği eserlerinden olan Konursu Ulu Camisi'nin restorasyonu için de çalışmaların başlatıldığını anımsatan Ünğan, şöyle devam etti:
"Konursu köyünde çok değerli ve ahşap işlemeli bir camimiz var. Onunda ihalesine çıktık, inşallah bu sene ihalesine başlamış olacağız. Bunun dışında kalan iki tane camimizin de rölöve, restitüsyon, restorasyon projeleri çizilerek aciliyet durumuna göre ağlayan vakıf eserlerini nasıl Türkiye genelinde yüzlerini güldürüyorsak, burada da ağlayan vakıf eserleri bırakmayacağız. İnşallah hepsinin yüzünü güldürmüş olacağız."
Ünğan, Bayburt'ta ki çeşitli tarihi eserleri restore ederek ziyaretçiler ve Bayburt halkının hizmetine sunduklarını dile getirerek, "Bayburt ilimizde bulunan çok güzel bir Taşhanımız var. Dört kubbeden oluşuyor ve bu Taşhan'ımız tamamen metruk, yıkılmış bir haldeydi. Tapusu da başkalarının eline geçtiği için tekrar geri satın alınarak buranın da restorasyonu yapıldı. Dört kubbeden sadece bir tanesi kalmıştı. Aslına, orijinaline uygun olarak yapılarak Bayburt Belediyesi'ne verildi" ifadelerini kullandı.
-"Eserler turizm açısından çok önemli"
Vakıflar olarak gerçekleştirdikleri restorasyon işlerinde yapıların orijinal halleriyle restorasyonuna büyük önem verdiklerini kaydeden Ünğan, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Tabi restorasyonda eski eser, tescilli yapılarda birinci öncelik, ilk önce rölöve, restitüsyon, restorasyon projelerini çizdiriyoruz. Çizilen projeler Kültür, Tabiat Varlıkları Bölge Koruma Kurulu'ndan onay aldıktan sonra restorasyona başlıyoruz. Tabi restorasyonda onaylanan projelerle hemen sonuna kadar gidemiyoruz. Restorasyon aşamasında birçok bulgular ortaya çıkıyor. Bu bulgular tekrar değerlendiriliyor, tekrar kuruldan revize edilerek projelerimiz bu şekilde devam ediyoruz. Yani restorasyon yeni bir inşaat gibi projeyi çizip, hemen başlayıp takır takır işlerimizi yapmamız mümkün değil. Çünkü her taşı kaldırdığınızda altından başka bir şey çıkabiliyor. Onun içinde onları orijinaline uygun, elimizdeki bilgi, belge, kaynaklar ve kurulun onayladığı projeler doğrultusunda yeniden yapıyoruz."
Ünğan, bölge ve ülke genelinde restore edilen eserlerin turizme de ciddi oranda katkı sağladığını söyleyerek, "İnanç turizmi olarak düşündüğümüz zaman bölgemizdeki bu eserler hakikaten hem yurtiçi hem yurtdışı inanç turizmi bakımında çok önemli" değerlendirmesinde bulundu.
Ünğan, tüm vatandaşlardan tarihi eserlere sahip çıkmaları isteğinde bulunarak, "Çünkü Türkiye'nin her köşesinde bu eserlerimiz var. Bir bilinç oluşması lazım, bu eserlerimize sahip çıkılması lazım" dedi.
Yorum Gönder