4. İdare Mahkemesi’nde görülecek dava ile ilgili bilgi veren TGC Başkanı Turgay Olcayto, “Gazeteciyi niye suçluyorlar? Gazetecinin neden emniyet müdürlüğüne girişini yasaklıyorlar? Gazeteci polislerle konuşamazsa, basın odasında haberini yazamaz, hemen gazetesine televizyonuna iletemezse nasıl işini yapar?” dedi.
CİHAN
Cemiyet adına dava başvurusunu yapan Turgaıy Olcayto, TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş ve TGC Hukuk Danışmanı Gökhan Küçük, Şirinevler’deki bölge idare mahkemesine geldi. Başvurun ardından gazetecilere açıklamalar yapan Olcayto, yasak getiren genelge ile gazetecilerin haber alma haklarının engellendiğini, halkın doğruları öğrenme hakkına tecavüz olduğunu belirtti.
“Bunun bir tür sansür olduğunu söyledik ancak görünen o ki, bu konuda bir şeyler yapılabilecek gibi görünmüyor. Tam tersine daha da ağır müeyyideler geliyor.” diyen Olcayto, yürütülen bir soruşturma sonrasına denk gelen yasak kararı ile gazetecilerin engelleneceği uyarısında bulundu. Olcayto, “Sızdırmadan bahsediliyor. O zaman sızdıranı bulsunlar, niye gazetecilerle uğraşıyorlar? Gazeteci haberi bulduğu zaman bunu kamuoyunu bilgilendirmek için açıklar. Gazeteciyi niye suçluyorlar? Gazetecinin neden emniyet müdürlüğüne girişini yasaklıyorlar? Gazeteci polislerle konuşamazsa, gazeteci olduğu yerde basın odasında haberini yazamaz, hemen gazetesine televizyonuna iletemezse nasıl işini yapar?” şeklinde konuştu.
Polis muhabiri olarak mesleğe başladığını belirten Olcayto, daha önce hiç benzer bir yasak getirilmiş miydi? şeklindeki soruya, “Böyle bir şeye hiç rastlamadım. 1960-61’de de polis muhabiriydim, bizim basın odamız vardı ve çok mükemmel bir basın odasıydı. Kısımlara da çıkar, komiserlerle konuşurduk. Kimse de kimseden o yıllarda davacı da olmadı.” dedi.
Endişeli olmadıklarını, umutlu olduklarını ifade eden Olcayto, asıl endişesinin sahada çalışan uzman polis muhabirleri ile ilgili olduğunu, onların bu uygulama ile zor durumda kalacağını ifade etti. Sadece basın açıklaması olduğunda gazeteciler emniyete davet edileceği yönündeki uygulamayı eleştiren Olcayto, “Verilen bülteni yazmak, Anadolu Ajansı’ndan haber yapmak gibi bir şey olacak. Üzüntüm bu.” diyerek tepkisini dile getirdi.
'THY'NİN YASAĞI, ÇAĞDAŞ DEMOKRASİLERDE OLMAMASI GEREKEN BİR UYGULAMA'
Olcayto, yeni yasaklar da getirilebilir mi? şeklideki soruyu da, “Türk Hava Yolları’nda bazı gazeteleri almıyorlar mesela. Listeden çıkarıyorlar, bu tür ufak ufak şeyler var. Rahatsız edici tabii. Çağdaş bir demokraside yaşamak istiyorsak bunların olmaması lazım. Düşünceyi ifade özgürlüğünün önündeki engellerin kaldırılması lazım. Ama olmuyor. Türkiye tek adamlı bir yönetime doğru hızla gidiyor. Nereye kadar gider göreceğiz.” diye cevapladı. Olcayto, halkın gerek sosyal medyadan, gerek diğer şekillerde doğruları öğrenmeye devam edeceğini kaydetti.
Gazetecilerin de tıpkı polis gibi kamu görevi yürüttüğünü vurgulayan Olcayto, ama bunun anlaşılamadığını söyledi. Yasak getiren genelgenin adrese teslim gazetecilik endişesi doğurabileceğine ilişkin eleştirileri hatırlatan gazetecilere Olcayto, “Tabii onu getirir bir de tek yanlı haberciliği getirir. Bugün Anadolu Ajansı’nın yaptığı gibi bir habercilik getirir. Bu da kamuoyunu tatmin eden bir gazetecilik değil elbette.” cevabını verdi.
TGC hukuk danışmanı Gökhan Küçük de, davanın açıldığını ve genelge ile getirilen uygulamanın iptalini talep ettiklerini belirterek, davanın seyrinin zaman alabileceğini kaydetti.
CİHAN
Yorum Gönder